Değerli ve Duyarlı Dostlarımız;
Yaşanan büyük deprem felaketinden sonra, medeniyetler beşiği kadim Antakya'mızın aslına uygun olarak yeniden inşa edilmesi, beton yığınına dönüştürülmemesi, orijinal estetiğinin ve kadim kültürünün korunup yaşatılması için farkındalık ve kamuoyu yaratmak, restorasyon çalışmalarını ve aşamalarını izleyip takip etmek, desteklemek üzere gerçek ve samimi gönüllülerden oluşan sivil bir sosyal platform (KADOP) kurulmuştur.
Bizleri bu platformda bir araya getirerek bir ve birlikte hareket etmemizi sağlayan yaşanan deprem karşısındaki duyarlılığımızla Antakya’mız ve Hatay’ımız için iyi bir şeyler yapmak arzumuzdur. KADOP ortak paydası insan ve memleket sevgisi ile insana saygı olan, din, dil, ırk, ideoloji farkı gözetmeyen sosyal ve kültürel amaçlı bilgi esaslı bir girişimdir. Seçici olarak aramıza kabul edilen KADOP gönüllü katılımcılarının içten görüş, öneri ve destekleri son derece önemlidir.
‘KADİM ANTAKYA KÜLTÜRÜNÜN KORUNMASI VE ANTAKYA’NIN TARİHİ ASLINA UYGUN ÇAĞDAŞ BİR DÜNYA KENTİ OLARAK YENİDEN İNŞA EDİLMESİ’ amacıyla planlı ve programlı olarak yerel, ulusal ve uluslararası kamuoyu nezdinde FARKINDALIK yaratılarak maddi ve manevi destekler sağlanıp sinerji yaratılması, bilgiye dayalı çözüm önerileri ve destekleri sunulması, engellerin aşılması, sorunların çözülmesi, risk ve tehditlerin bertaraf edilmesi için sosyal bir ‘baskı grubu’ oluşturmayı arzu ediyoruz. Çünkü, Antakya sıradan bir şehir değildir!
Bilindiği üzere, kültürel miras özgün ve son derece sınırlı miktarda olan, yerine yenisi konulamayan, izleyen nesillere devretmek borcu altında olduğumuz yerel, ulusal ve uluslararası topluma dolayısıyla insanlığa da mal olmuş değer taşıyan somut ve soyut varlıklarımız ile onları çevreleyen insan ilişkilerinden oluşuyor. Kültür dediğimiz şey kültür ve tabiat varlıkları kadar, dil, bilim, sanat, din, felsefe, teknoloji, gastronomi, insana ve yaşama dair somut olan ve olmayan her şeyi kastediyoruz. Kadim Antakya kültürü Antakya’mızın, Hatay’ımızın ruhudur. Antakyalılar kadim Antakya kültüründen beslenir.
Kadim Antakya’mızı korumak ve kaybetmemek, kültürel mirasımızın, tarihi ve doğal yerlerimizin, şehrimizin önleyici ve iyileştirici nitelikte korunması, yeniden yapılandırılması için neleri nasıl yapabiliriz? Bu ve benzeri konularda gelebilecek her türden görüş ve öneri platformumuza, bizlere ve uygulamalarımıza güç katar.
İnsan ve memleket sevgisi, azmimiz, değerli ve duyarlı dostlarımızın varlığı ve ilgisi ise, en büyük gücümüzdür. Hep birlikte muktediriz!
Bu ortak paydada empati, sevgi, saygı, tolerans, hoşgörü ve bilgiyle buluşup, paylaşarak ödünsüz bir profesyonellik ve saydamlık içinde birlikte yaratıp başarmak istiyoruz.
İlk etapta; sırasıyla WhatsApp grubu, Web-Sitesi, Facebook, Instagram, Twitter vb sosyal medya üzerinden aktif iletişim kurarak öncelikli hedeflerimize ulaşmayı planlıyoruz. En öncelikli hedeflerimizden biri; Antakya’mızın ‘ben yaptım oldu-bitti’ şeklinde bir fiili durum yaratılarak beton yığını haline dönüşmesinin önlenmesidir, bu konuda duyarlılık göstermektir. Bir diğeri ise, tarihi ve doğal yerlerin önleyici ve iyileştirici korunma altına alınması, mümkünse eski Antakya’nın altındaki tarihi eserlerin çıkarılarak korunması ve Antakya’nın tarihi bölgelerinin (Kurtuluş Caddesi, Saray Caddesi gibi) kısmen ya da tamamen açık müze haline getirilmesidir. İkinci aşamada ise, bir dernek ya da vakıf kurarak amaçlarımıza ulaşmak isteriz.
Ne yazıktır ki yaşadığımız büyük deprem bizlere bırakılmış miras olan kadim Antakya’mızı ve onun kültürünün varlığını ciddi biçimde tehdit ediyor. Dolayısıyla Antakya’mıza yönelen her türlü risk ve tehdide karşı yerel, ulusal ve uluslararası kamuoyu nezdinde farkındalık yaratmak ve onların maddi, manevi güçlerini harekete geçirerek sinerji yaratmak istiyoruz. ‘Kamuoyu’ derken öncelikle Antakya’mıza maddi-manevi destek verebilecek muteber kamu kurum ve kuruluşlarını, üniversiteleri, STK’ları, medyayı, doğru ve samimi bireyleri, kanaat önderlerini, özel kurum ve kuruluşları, fonları, iş dünyasını, kardeş şehir ve belediyeleri kastediyoruz.
Her meslekten, her biri kendi mesleğinin olgun çağını yaşayan son derece seçkin, kariyer sahibi uzman dostlarımızla ve üniversitelerden değerli hocalarımızla birlikte amacımız olan Antakya’mız etrafında, adını kısaca KADOP olarak belirlediğimiz gönüllü ve çözüm odaklı platformda kenetlendik. Bu nedenle optimal çözüme yönelik bilgi ve önerilerimizi birbirimizle paylaşıp, yayıyoruz. Hemen her meslek grubundan birer çalışma grubu oluşturduk. Onlardan gelen bilgiler dahilinde KADOP’un ortak görüşlerini oluşturuyoruz.
Gönüllülük esasında katkı sunan üyelerimizin bireysel katkılarını, diğer sivil inisiyatiflerdeki çalışma ve desteklerini KADOP’ta konsolide etmek, açıklamak gibi bir düşüncemiz olmadı. KADOP olarak, dernekleşme öncesi aşamada, akçeli işlere mesafeliyiz.
Eleştiri değil, çözüm odaklı bir platformuz. Sadece önermek, iyi dilekler sunmak, güzel mesajlar paylaşmak yetmez. Uygulamak gerekir. Gönüllü katılımcılarımızdan beklenilen sadece önermeleri değil, uygulamada somut ve özgün katkı sunmalarıdır.
Kısaca özetlersek, yaşanan deprem felaketinin ardından, özel çıkar amaçlayan eylemlere müsaade etmeksizin kadim Antakya’mızın yeniden inşası, önleyici ve iyileştirici biçimde korunması, yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde farkındalık yaratıp, yardım ve destek sağlamak grubumuzun en temel amacıdır.
Antakya’mızı kaybetmeyelim. Kültürel mirasımıza sahip çıkalım onu koruyalım ve restore edelim.
Atatürk’ün dile getirdiği gibi Hatay hepimizin şahsi meselesi olmalıdır.
El ele, gönül gönüle dayanışma içinde bir ve birlikteyiz Hatay!
Saygılarımızla
Murat TENEKECİOĞLU
KADOP Kurucusu